20 Eylül 2013 Cuma

Sergi ile ilgili Basında Çıkanlar

Sol Kültür, Sol Gazetesi 7 9 2013
Yazı için tıklayınız

Rahmi Övdül, Birgün Gazetesi 19 9 2013
Yazı için tıklayınız

Skopduyuru, E-skop Sanat Tarihi Eleştiri 14 9 2013
Yazı için tıklayınız.

Derya Yücel. Artam Sanat Dergisi. Kasım 2013
Yazı için tıklayınız. 

14 Eylül 2013 Cumartesi

BASIN BÜLTENİ - PRESS RELEASE



ZEMBEREK SERGİSİ EYLÜL AYINDA 
NÂZIM HİKMET KÜLTÜR 
MERKEZİ’NDE



Açıkalan Sanat Kolektifi (ASK)’nin düzenlediği “Zemberek” başlıklı sergi ve atölyeler dizisi, 8-22 Eylül tarihleri arasında Kadıköy Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde. 

Zemberek, sistemin diğer parçalarını harekete geçiren temel itkidir. Tıpkı kişinin içinde yaşadığımız sistemin devamını sağlayışı, onu yeniden üretmesi, ama bozulma başladığında sistemi yeniden düzenleyerek, değiştirmesi gibi.

Buradan hareketle "Zemberek" adını alan sergide; iktidar mekanizmasının yarattığı kimlik tanımları, kültürel şiddet ve görsel hafıza gibi kavramlar, bireylerin tanıklıkları üzerinden sorunsallaştırılıyor. Kentin kaotik yapısı içinde; toplumu, kamusal alanı ve sanatı farklı tanımlamalarla okuyan Zemberek Sergisi, toplumsal hareketlerin, iktidar yapısının “eleştirilemez” gücüne karşı ürettiği söylem ve eylemlere yeni bir bakış açısı sunuyor. 

Yakın geçmişte tanık olduğumuz siyasal, politik ve kültürel süreçlere eleştiriler üretilen Zemberek Sergisi’nde; Arzu Yayıntaş, Beksultan Oğuz, Betül Akzambaklar, Burhan Yılmaz, Cüneyt Çelik, Evrim Kavcar, Hangar Sanat Oluşumu (Atilla İlkyaz, Cebrail Ötgün, Cezmi Orhan), Hazal Aksoy, İnsel İnal, Mahal, Nazım Serhat Fırat, Neriman Polat, Özge Ünlütürk, Seçkin Tercan, Seher Uysal, Selin Kocagöncü, Tuğçe Kızılağıl, Yusuf Murat Şen’in çalışmaları yer alıyor. 

Sergi süresince; İşlevdışı Atölye, Geri Dönüşüm Atölyeleri (Solucan Kompostu Atölyesi ve Gazeteden Taş Yapımı Atölyesi), Pankartların Dili Atölyesi ve Sanatsal Pratikte Etik Atölyesi gerçekleşiyor. 

Tarih: 8-22 Eylül 2013 

Açılış: 7 Eylül, Cumartesi saat: 18.00

Kadıköy Nâzım Hikmet Kültür Merkezi 

İletişim: Nâzım Hikmet Kültür Merkezi, Kadıköy Ali Suavi Sk. 7, Bahariye İstanbul 

(Kadıköy Altıyol Sanatçılar Sokağı)

Tel: 216 4142229 / 535 6439455

acikalansanatkolektifi@gmail.com

http://zembereksanatetkinligi.blogspot.com

http://acikalansanatkolektifi.blogspot.com


PRESS RELEASE

A series of workshops and an exhibition under the headline “Zemberek” (The Mainspring) , curated by Acikalan Art Collective, is going to take place between September, 8th – 22th at Kadıköy Nazım Hikmet Kültür Merkezi.

The Mainspring is known to be the instrument that drives the other pieces of the system. Just as in the case of the human beings that build and recreate the environment they live in, and rearranging, redesigning it when inconsistencies occur.

The exhibition titled Zemberek (The Mainspring), questions the issues of identity, cultural violence, visual memory through individual testimonies of the artists. The exhibition “Mainspring” examines the society, public sphere and art within the borders of chaotic urban structure, proposing a new angle when reviewing social movements, and the actions of the ruling forces that are known to be “beyond criticism”

The artists who meant to criticise the recent social political and cultural agenda through their works are; Arzu Yayıntaş, Beksultan Oğuz, Betül Akzambaklar, Burhan Yılmaz, Cüneyt Çelik, Evrim Kavcar, Hangar Sanat Oluşumu (Atilla İlkyaz, Cebrail Ötgün, Cezmi Orhan), Hazal Aksoy, İnsel İnal, Mahal, Nazım Serhat Fırat, Neriman Polat, Özge Ünlütürk, Seçkin Tercan, Seher Uysal, Selin Kocagöncü, Tuğçe Kızılağıl, Yusuf Murat Şen.

Along with the event “Mainspring”, a series of accompanying workshops titled as Dysfunctional Workshop, Recycling Workshop (Worm Composting and Stone Making with Newspapers), the Language of Placards and Ethics in Artistic Practice are also organized.

Dates: September 8th -22th, 2013

Opening: September 7th, Saturday @ 18:00

Kadıköy Nâzım Hikmet Kültür Merkezi

İletişim: Nâzım Hikmet Kültür Merkezi, Kadıköy Ali Suavi Sk. 7, Bahariye İstanbul

(Kadıköy Altıyol Sanatçılar Sokağı)

Phone: 216 4142229 / 535 6439455

acikalansanatkolektifi@gmail.com

http://zembereksanatetkinligi.blogspot.com

http://acikalansanatkolektifi.blogspot.com

13 Eylül 2013 Cuma

SERGİ İÇİN SANATÇILARA ÇAĞRI METNİ CALL FOR A COLLABORATION

Sergiye Çağrı


28 Mayıs’tan itibaren Türkiye’de yaşadıklarımızla kendimizi farklı bir algının içinde bulduk. Bu algıyı nasıl dönüştürebiliriz? 

Bizler, kamu teşebbüslerinin, doğal kaynakların, orman arazilerinin, denizlerin sermayeye pazarlanmasına, HES projeleri, nükleer ve termik santrallerle ekosistemin katledilmesine, toprağın köylünün elinden alınmasına tanık olduk. 

Pervasızca yaratılan delillerle bu ülkenin düşünen, üreten insanlarının, aydınlarının, sanatçılarının, öğrencilerinin, gazetecilerinin hapse tıkıldığına, akıl almaz suçlamalarla yargılandığına, hukukun adalete değil, iktidara hizmet ettiğine tanık olduk. Cezaevlerinde katliamlara tanık olduk. Uğur Kaymaz’ın, Ceylan Önkol’un, Xazal Berü’nün, Canan Saldık’ın ve daha yüzlerce Kürt çocuğun katledilmesine tanık olduk. Roboski katliamına tanık olduk. Reyhanlı katliamına tanık olduk. Emperyalizmin güdümünde bir ülkenin savaşa sürüklenmesine tanık olduk. 

Açlığa, işsizliğe, işçi cinayetlerine, “namus” adı altında işlenen kadın cinayetlerine tanık olduk. N.Ç.’nin, Ö.C.’nin ve daha nicelerinin utanç davalarına tanık olduk. Parasız eğitim istediği için yıllarca hapis yatan öğrencilere karşılık, “tecavüz yarım kaldığı” için tahliye olan kamu görevlilerine tanık olduk. 

Kültür-sanat kurumlarının yıkılmasına, tasfiye edilmesine, sahne ve salonların kapatılmasına, oyunların, kitapların sansürlenmesine tanık olduk. Madımak’ta 35 aydın ve sanatçımızın diri diri yakılmasına tanık olduk. Bedenimiz, aklımız, yaşantımız, inançlarımız üzerine kurulmak istenen tahakküme tanık olduk. 

Biz 11 yılda bir korku imparatorluğunun kurulup serpilmesine tanık olduk. Can güvenliğinden sorumlu polisin, yeşiline sahip çıkmak isteyenlere uykularında, sinsice saldırdığına tanık olduk. Tüm bu yaşananlar karşısında medyanın sustuğuna, susmak istemeyenlerin susturulduğuna tanık olduk. 

Ve nihayetinde bir ülkenin başbakanının kendi halkına savaş açtığına tanık olduk. 

Bugün gelinen nokta “üç beş ağaç”ın çok ötesinde, bu tanıklığın sonucudur. Biz artık tanık olmak istemediğimiz için, bu tahakküme boyun eğmediğimiz için sokaklara çıktık. 

Sanatın birleştirici, ilerici ve özgürleştirici karakteriyle mücadeleyi daha ileri taşımak; emekten ve özgürlükten yana bir sanata alan açmak istiyoruz. Sanatı sermaye eliyle kurumsallaştıran, bu kurumsallaşmanın taşıdığı hiyerarşik yapıdan uzak, sermaye ile bağlarını koparmış ve sanatı salt bir temsil nesnesi ve meta olmanın ötesine taşıyan bir anlayışla üretmeyi hedefliyoruz. 

Açıkalan Sanat Kolektifi (ASK) olarak eylül ayında Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde düzenleyeceğimiz sergi ve atölyelerde ortak bir dil ve mücadele alanı oluşturmak istiyoruz. Eylül ayının ilk üç haftasını kapsayacak etkinlikte, direnci artıran, kolektiviteyi besleyen üretimlerle, benzer kaygıları taşıyan ve sanatın olanaklarıyla ifade arayan siz dostlarımızla birlikte çalışmak istiyoruz. Sadece sergi aşamasında değil, serginin üretim sürecinde de konuşmak, tartışmak, kısacası beraber yol almak istiyoruz.

Call for a Collaboration

Since May 28th we found ourselves in a very different kind of an atmosphere in Turkey. How can we manage to transform such an experience?

We have witnessed, the sales of public enterprises, natural sources, forestry lands’ and seas to capital groups, destructions over the eco-system with various HES projects (Hydroelectric power plant projects) Nuclear and Thermal Power Plants, and the bereavement of the land which belonged the peasants.


We witnessed the planting of evidences , when the thinkers, intellectuals, creative and productive individuals, artists, journalists, and students were being adjudged with numerous inconcievable crimes, put in prison for no reason; and the law serving its favors to the rulers and not to the justice. We have witnessed massacres in prison cells. We witnessed the death of Uğur Kaymaz, Ceylan Önkol, Xazal Beru, Canan Saldık and the murders of many other Kurdish children. We have witnessed the mass murder in Roboski. The massacre in Reyhanlı. We have witnessed the country’s being drawn to a war under the command of imperialism.


We have witnessed hunger, unemployment, murders of workers and women under the disguise of “honor killings”. We witnessed the shameful trials of N.Ç., Ö.Ç and many others. We witnessed the students doing time in prisons because they demanded an education free of charge ; and in contrast to that we witnessed the release of public officials’ because the rape was “not yet finished.”

We witnessed the destruction of cultural and artistic foundations, their being sold out, the venues’ and stages being closed down, the plays’ and books’ being censored. We witnessed the 35 artists and intellectuals in Madımak burned alive. We have witnessed the tyranny over our bodies, minds, lives and beliefs.

We have witnessed the building and the broadening of an empire of fear. We witnessed the police force; responsible for the safety of the civilians; attacking the public who just claims their rights on the green lands of the city, while they were asleep at night. We witnessed the media remaining silent, or being silenced if they were unwilling to do so.

Finally, we witnessed a president’s declaration of a war against its own people.

Today, what we see is beyond “two or three trees”; it is the result of what we witnessed. We don’t want to remain as being witnesses no more, we go out to the streets so that we will not be submitted to such a tyranny anymore.

With arts’ unifying, freeing and enlightening character we want to move this struggle further and open a new space for an art form that supports the labour and freedom. We aim to produce art works that are not bonded to or sponsored by capital groups, that is not institutionalized , hierchical, that is free from the strains that connects it to the market; freeing art from its representational character to a status beyond merchandising.

As ASK (Acikalan Art Collective), this September, we want to organize a group exhibition and a series of workshops that has a mutual language and a mutual platform .We want to work with you, our friends, who share our concerns, who has the ideas of collectivity in their minds, who multiplies our resistance, who searches for a chance to express themeselves through art works in an event in the first three weeks of September. We want to discuss, correspond and collaborate through the pre-production of the event, not only through the organization.

http://acikalansanatkolektifi.blogspot.com

Atölye Duyuruları

ATÖLYELER DUYURUSU

(Scroll Down For English)



Açıkalan Sanat Kolektifi (ASK)’nin düzenlediği “Zemberek” başlıklı sergi ve atölyeler dizisi, 7-22 Eylül tarihleri arasında Kadıköy Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde.



Yakın dönem tarihinde tanık olduğumuz siyasal, politik ve kültürel süreçlere bir eleştiri üreten Zemberek Sergisi sanatçıları arasında; Arzu Yayıntaş, Beksultan Oğuz, Betül Akzambaklar, Burhan Yılmaz, Cüneyt Çelik, Evrim Kavcar, Hangar Sanat Oluşumu (Atilla İlkyaz, Cebrail Ötgün, Cezmi Orhan), Hazal Aksoy, İnsel İnal, Mahal, Nazım Serhat Fırat, Neriman Polat, Özge Ünlütürk, Seçkin Tercan, Seher Uysal, Selin Kocagöncü, Tuğçe Kızılağıl, Yusuf Murat Şen yer alıyor.



“Zemberek” süresince farklı içeriklerde atölyeler de gerçekleştirilecek.



ASK, “Zemberek” ile sanatın birleştirici, ilerici ve özgürleştirici karakteriyle mücadeleyi daha ileri taşımak; emekten ve özgürlükten yana bir sanata alan açıyor.


ATÖLYELER

İşlevdışı Atölye 1
Fotoğraflar için tıklayınız. 

Evrim Kavcar 
8 Eylül Pazar 15.00 - 17.00 

Atölye kapsamında, nesnelerin işlev dışı kullanımı üzerine tanıklıklar arşivleniyor. Nesnelerin bu kullanımının "nasıl"ı, otorite ve biat kültürüne göre konumu tartışılıyor. Nesnelerin işlev dışı kullanım yöntemlerini çalışıp, yeni kullanımlar tasarlanıyor. 

“Yaşadığımız coğrafyada, yokluklar ve pratik zekanın buluşması sonucu halihazırdaki nesnelerin işlevleri dışı kullanımı yaygındır. Faraş, mangal ateşi üzerinde yelpaze gibi kullanılır. Yoğurt kapları, yağ tenekeleri saksıdır. Tahta kasalar, taburedir. Pet şişe gaz maskesidir.” 

Geri Dönüşüm Atölyesi 2

Gazeteden Taş Yapımı 
Arzu Yayıntaş - Neriman Polat 
09 Eylül Pazartesi 18.30 - 20.30 
19 Eylül Perşembe 18.30 - 20.30 

Atölye çalışması kapsamında, iktidar yanlısı ana akım gazeteleri, kağıt hamuruna dönüştürülüp taş haline getirilerek yeniden üretiliyor. Atölye sürecinde gazeteler dönüştürülürken katılımcılar medya deneyimlerini de birbirleri ile paylaşma imkanı buluyor. Atölyede katılımcıları, işlemden geçirmek üzere yanlarında getirdiği gazeteleri, istediği boyutta taşlara dönüştürüyor. 

“Gezi eylemleri boyunca ana akım medyanın tutumu, büyük medya holdinglerinin basın özgürlüğünü ayaklar altına almadaki utanç verici rollerini gözler önüne bir kez daha serdi. Ana akım medyanın gerçekleri saklayan, iktidarın sözcüsü haline gelen, parayı ve gücü takip eden, sansürcü tutumu yıllardır sürse de hiçbir zaman bu kadar geniş bir kesim için aşikar olmamıştı. Öyle ki genel anlamda hiçbirinin bir hükmü ya da güvenilirliği kalmadı. Gazetecilerin tutuklanması, sansür ve açılan davalar sonucunda hükümet baskısı altında hiç olmadığı kadar sıkıntılı bir zamandan geçen eleştirel medya ise farklı çıkış yolları arayarak haber yapmaya çalışıyor.” 

Malzemeler: Eski gazeteler, katılımcı sayısı kadar plastik kap, su, plastik tutkal, duvar kağıdı tutkalı, blender. (Malzemeler atölye sırasında verilecektir, katılımcılar ellerinde bulunan eski gazetelerle atölyeye katkı sağlayabilirler.) 

Pankartların Dili Atölyesi 3
Fotoğraflar için tıklayınız,

Özge Ünlütürk 
14 Eylül Cumartesi 14.00 - 16.00 

Atölye kapsamında; Türkiye’de, hatta Osmanlı’da toplumsal mücadelelerin ortaya çıkması ve yaygınlaşmasıyla birlikte kitlesel hareketlerin en önemli enstrümanlarından biri olan pankartın biçimsel ve fikirsel dönüşümünü inceliyor. 

Atölye, siyasi parametrelerin tamamen değiştiği ve toplumsal muhalefetin yeniden şekillendiği bir dönemde, günümüz toplumsal hareketlerini önceleyen mücadelelerin ışığında, çeşitli muhalif kesimlerin hükümet karşısında aldıkları tavrı, kitlesel eylemlerdeki pankartlardan yola çıkarak tartışmaya açıyor. 

Pankartların Dili Atölyesi; son 10 yılda farklı içerikteki kitlesel eylemlerde bir kırılma noktası olarak tarif ettiğimiz Haziran Direnişi’nde kullanılan pankartlar üzerinden yeni bir okuma yapıyor. 

Sanatsal Pratikte Etik 4
Fotoğraflar için tıklayınız,


Selin Kocagöncü 
15 Eylül Pazar 13.00 - 16.00 

Atölyede, günümüz sanatsal pratiğinde etiğin rolünün ne olması gerektiğine dair, yakın sanat tarihinden örnekler inceleyerek oluşturulan sorulara, ortaklaşa yanıt aranıyor. 

Atölyeye ilk dakikadan lafın açılması için, tartışmak istediğiniz bir sorunuzla gelmenizi öneririz. 

Geri Dönüşüm Atölyesi 5
Fotoğraflar için tıklayınız,


Solucan Kompostu Atölyesi 
Arzu Yayıntaş - Neriman Polat 21 Eylül Cumartesi 14.00 - 16.00 

Atölye kapsamında, kompost yapımı süreciyle ilgili bilgi paylaşımı gerçekleşiyor ve evde kırmızı solucanla kompost yapmanın püf noktaları paylaşılıyor. Atölyede her katılımcı kendi solucan kovasını yaparak, kendi solucan ailesini evine götürecek. Katılımcılar, kurdukları yeni solucan ailesini çoğaltıp, daha sonra başkaları ile paylaşabiliyor olacak. 

“Her geçen gün daha fazla tüketmeye odaklanıyoruz ve atıklarımızı daha az önemser hale geliyoruz. Şehirlerde, doğanın döngüsünden kopuk ve geceleri yıldızları göremeden yaşıyoruz. Oysa daha farklı tüketim ve üretim alışkanlıkları geliştirmek ve doğa ile bağlantımızı koparmamamız mümkün. 

Evdeki mutfak atıklarımızı hızlı bir şekilde toprak gübresine dönüştürmek için kullanacağımız solucan kovalarının yapılacağı bu atölye, sorgulamadan kabul ettiğimiz üretim ve tüketim alışkanlıklarımıza bir bakış atmak için bir ilk adım.” 

Malzemeler: Matkap, katılımcı sayısı başına iki adet kova (katılımcı tarafından temin edilecektir, restoranlarda kullanılan 9 kiloluk yoğurt kapları idealdir), karton, su, bir leğen ya da genişçe kap, toprak, kuru yaprak 

*Kovalar dışındaki malzemeler ve solucanlar atölye sırasında verilecektir.


ANNOUNCEMENT 
FOR 
WORKSHOPS

A series of workshops and an exhibition under the headline “The Mainspring” , curated by Acikalan Art Collective, is going to take place between September, 7th – 22th in Kadıköy Nazım Hikmet Kültür Merkezi.

The artists who meant to criticise the recent social political and cultural agenda through their works are; Arzu Yayıntaş, Beksultan Oğuz, Betül Akzambaklar, Burhan Yılmaz, Cüneyt Çelik, Evrim Kavcar, Hangar Sanat Oluşumu (Atilla İlkyaz, Cebrail Ötgün, Cezmi Orhan), Hazal Aksoy, İnsel İnal, Mahal, Nazım Serhat Fırat, Neriman Polat, Özge Ünlütürk, Seçkin Tercan, Seher Uysal, Selin Kocagöncü, Tuğçe Kızılağıl, Yusuf Murat Şen.

During the event “Mainspring” a series of workshops with varied contexts will be organized.

Along with “Mainspring” ASK arranges a new plaform for arts supporting the labour and freedom, with its unifying, freeing, progressive character.

WORKSHOPS:

Dysfunctional Workshop: 

Evrim Kavcar September, 8th, 15:00- 17:00 

The practicality when meeting the lack or shortage of material helps to create new functions for objects. The workshop intends to study these new functions and design new objects which will also be archived after the event. 

Re-cycling Workshop Making Stones With Newpapers


Arzu Yayıntaş- Neriman Polat September 9th, Monday 18:30 – 20:30 
September 19th, Thursday 18:30- 20:30 

The workshop includes producing stones out of useless mainstream newspapers by making woodpulps. 

The Language of Placards 

Özge Ünlütürk 
September 14th, Saturday, 14:00 – 16:00 

The transformation of the typical placards and banners both formally and ideally in the last ten years in varied occasions will be examined and the placards used in the Resisantance this June is going to be reviewed through the event. 

Ethics in Artistic Practice 

Selin Kocagöncü 
September 15th, Sunday 13:00 – 16:00 

The role of the ethics in recent artisctic events and an a review of the examples will be the subject of a mutual discussion with participants. 

Re-cycling Workshop 

Worm Composting Workshop: 
Arzu Yayıntaş- Neriman Polat September, 21st Saturday 14:00 – 16:00 

As the beginning of a new step to question the habits of production and consumption, the workshop means to give information and share experiences in worm composting and its application at homes.


10 Eylül 2013 Salı

ATÖLYE 1 Evrim Kavcar

                                        ATÖLYE

                                              1



İşlevdışı Atölye 

Evrim Kavcar 8 Eylül Pazar 15.00 - 17.00 

Atölye kapsamında, nesnelerin işlev dışı kullanımı üzerine tanıklıklar arşivleniyor. Nesnelerin bu kullanımının "nasıl"ı, otorite ve biat kültürüne göre konumu tartışılıyor. Nesnelerin işlev dışı kullanım yöntemlerini çalışıp, yeni kullanımlar tasarlanıyor. 

“Yaşadığımız coğrafyada, yokluklar ve pratik zekanın buluşması sonucu halihazırdaki nesnelerin işlevleri dışı kullanımı yaygındır. Faraş, mangal ateşi üzerinde yelpaze gibi kullanılır. Yoğurt kapları, yağ tenekeleri saksıdır. Tahta kasalar, taburedir. Pet şişe gaz maskesidir.” 


















9 Eylül 2013 Pazartesi

ATÖLYE 2 Arzu Yayıntaş - Neriman Polat



ATÖLYE
2



Geri Dönüşüm Atölyesi 

Gazeteden Taş Yapımı


Arzu Yayıntaş - Neriman Polat 

09 Eylül Pazartesi 18.30 - 20.30 
19 Eylül Perşembe 18.30 - 20.30 

Atölye çalışması kapsamında, iktidar yanlısı ana akım gazeteleri, kağıt hamuruna dönüştürülüp taş haline getirilerek yeniden üretiliyor. Atölye sürecinde gazeteler dönüştürülürken katılımcılar medya deneyimlerini de birbirleri ile paylaşma imkanı buluyor. Atölyede katılımcıları, işlemden geçirmek üzere yanlarında getirdiği gazeteleri, istediği boyutta taşlara dönüştürüyor. 

“Gezi eylemleri boyunca ana akım medyanın tutumu, büyük medya holdinglerinin basın özgürlüğünü ayaklar altına almadaki utanç verici rollerini gözler önüne bir kez daha serdi. Ana akım medyanın gerçekleri saklayan, iktidarın sözcüsü haline gelen, parayı ve gücü takip eden, sansürcü tutumu yıllardır sürse de hiçbir zaman bu kadar geniş bir kesim için aşikar olmamıştı. Öyle ki genel anlamda hiçbirinin bir hükmü ya da güvenilirliği kalmadı. Gazetecilerin tutuklanması, sansür ve açılan davalar sonucunda hükümet baskısı altında hiç olmadığı kadar sıkıntılı bir zamandan geçen eleştirel medya ise farklı çıkış yolları arayarak haber yapmaya çalışıyor.” 

Malzemeler: Eski gazeteler, katılımcı sayısı kadar plastik kap, su, plastik tutkal, duvar kağıdı tutkalı, blender. (Malzemeler atölye sırasında verilecektir, katılımcılar ellerinde bulunan eski gazetelerle atölyeye katkı sağlayabilirler.)










ATÖLYE 3 Özge Ünlütürk

Pankartların Dili Atölyesi 3

Özge Ünlütürk 
14 Eylül Cumartesi 14.00 - 16.00 

Atölye kapsamında; Türkiye’de, hatta Osmanlı’da toplumsal mücadelelerin ortaya çıkması ve yaygınlaşmasıyla birlikte kitlesel hareketlerin en önemli enstrümanlarından biri olan pankartın biçimsel ve fikirsel dönüşümünü inceliyor. 

Atölye, siyasi parametrelerin tamamen değiştiği ve toplumsal muhalefetin yeniden şekillendiği bir dönemde, günümüz toplumsal hareketlerini önceleyen mücadelelerin ışığında, çeşitli muhalif kesimlerin hükümet karşısında aldıkları tavrı, kitlesel eylemlerdeki pankartlardan yola çıkarak tartışmaya açıyor. 

Pankartların Dili Atölyesi; son 10 yılda farklı içerikteki kitlesel eylemlerde bir kırılma noktası olarak tarif ettiğimiz Haziran Direnişi’nde kullanılan pankartlar üzerinden yeni bir okuma yapıyor.